Salı, Temmuz 17, 2007
Şimdii...

Uzlaşmacı ve birleştirici kişiliğim inen, halkın gönlündeki cumhurbaşkanı adayı olduğumu bir kez daha ispatlamış bulunmaktayımdır. Yüce yaradan beni çokça kutsasın. Bugün uygulamaya koyduğum bir yasa inen, yüzyıllardır çatışmalara sebep olmuş bir meseleyi çözdüğümün resmidir. Veya çözmem işten bile değildir. Ve hatta çözeyazmışımdır. Hay aklımla bin yaşayayım.

Bundan kelli saat 12:00'a kadar saat toplum için; 12:00 sonrasında saat saat için olacaktır. Haftasonları ve resmi tatiller bu uygulamaya dahildir. Saate verdiğim değer takdir edilmezse kendimi kilime adayacağımı belirtmek isterim. Trrrum, trrrum, trrrum! Trak-tiki-tak... Makinalaşmak istiyorum...

Lirimi getir Ümmühan. Müziğe de katkım olsun... Fikret mi Kızılok? Siktir git şurdan Ümmühan!...
 
posted by barone at 9:51 ÖÖ | Permalink | 0 comments
Mahreçler Yasası

Değerli kardeşim Jean-Baptiste Say...

Kendisi, benim geliştirdiğim Mahreçler Yasası'nı araklamak suretiyle tarihe geçmiştir. Canı sağolsundur. Zaten ben o varsayımların gerçek hayatı açıklayamayacağını fark ettiğim için kendisine kaktırmıştım. (İnsan ölümlü olmayınca tarihe geçmeyi pek önemsemiyor.) Sonraları Say'ın (yani aslında benim) bu yasayı geliştirirken, eski ahitte Kral Süleyman'ın yazdığına inanılan "Ecclesiastes 5:10" ayetinden esinlendiğin(m)i öne sürdüler. "Kral Süleyman'ın kim olduğunu sanıyorsunuz kardeşim? Kendi kendimden mi esinleneceğim?" demedim tabii. Çocukla çocuk olmaya gerek yoktu. Neyse yani mesele o değil. Jean sevdiğim bir kardeşimdi. Söylediğim her şeyi dikkatle dinler, bir kelimesini bile kaçırmamaya özen gösterirdi. Tarih boyunca sahip olduğum en iyi öğrencilerden biriydi. Kendisini sevgiyle, şefkatle ve hatta acıma duygusuyla anıyorum. YAYÇEP. Tabi tabi... YAYÇEP! Canımı sıkma Ümmühan!
 
posted by barone at 9:45 ÖÖ | Permalink | 0 comments